Sayfalar

19 Şubat 2013 Salı

...

S.a bazı hukuki ve teknik olumsuzluklar münasebetiyle blog yazılarına süresiz ara vermek zorundayız....
Takip eden varsa; bilgilerinize...
Facebook sahifemizi takipte kalmak için; 
http://www.facebook.com/uyanisintohumu.tohumunuyanisi

Dua ile....

12 Şubat 2013 Salı

Hollywood Abi


Önceki yazılarda bahsettiydim ya medya insanları kontrol altında tutmak için kullanılıyo diye, bununla ilgili aklıma bi film geldi,
The Last Templar (2009)
Bu da Bodrum sahili
     Yavşak yönetmen Bodrum’u çöl gibi gösteriyo, al buradan bak.
     Daha eskiye gidersek; Geceyarısı Ekspresi, İndiana Jones The Last Crusade, Jackie Chan`in Altın Yumruk İstanbul`da gibi…
    Bu filmlerin hepsinde bizi ve memleketimizi hep kötü gösteriyolar. Benzerleri çokça bulunabilir.Biraz daha kafa yorunca bakıyorum ulan Hollywood, Arapları temelli kötülüyo, sürekli bi kara propoganda var, vay efenim Arap teröristmiş, yok uyuşturucu-silah kaçakçısıymış…
         Bi düşün bakalım bunlar özellikle Arapları ve bizi niye kötüleyip duruyo. El-cevap;bence Müslüman=terörist kalıbı oluşturulunca Müslüman=virüs gibi bişe oluyo. Bi de arpların ve bizim toprakları hesaba katarsak ne yapar, 40 yapar. Ya da “vaat edilmiş topraklar” çıkar.
Özetle diyorum ki; bütün bu yavşaklıklar Orta Doğu’ya sahip olmak için yapılıyo, tabi Müslüman olduğumuz için de olabilir, yorum sizin…Şimdilik bu kadar
Bekleyin….

10 Şubat 2013 Pazar

II. Abdülhamid Han’ın Vefatının 95. Yılı (10 Şubat 1918)


Bu yazı herkes için yazmakla beraber, özellikle genç kardeşlerimizin dikkatini çekmek için kaleme alındı.
II. Abdülhamid Han hakkında; ne kadar yazsak-çizsek yine de onu hakkıyla anlatamayız. N.Fazıl'ın "Ulu Hakan 2. Abdülhamid Han" isimli eserinde bir cümle şöyledir: "Abdülhamid'i anlamak, her şeyi anlamak olacaktır." Bu cümle aslında O'nun ve yaptıklarının özeti gibi…

Padişahım, seni bilenler derler ki; "abdestsiz yere ayak basmaz, hatta yatağının başucunda Kerbela toprağından imal edilmiş bir tuğla bulundur ve sabah kalkar kalkmaz, yere abdestsiz basmamak için, bu tuğla ile teyemmüm eder ve sonra abdest alırdı." 
Seni bize hep vehimli olarak tanıtırlar Padişahım. Ama onlar, senin bugün dahi kulaklarımızda yankılanan şu seslenişini duymamışlar: "Beni evhamlı sanıyorlardı. Hayır! Ben, sadece gafil değilim, o kadar!"
Padişahım, seni 24 Nisan 1909'da 31 Mart denilen düzmece bir olayı bahane ederek tahttan indirenler, aslında bu yüce milleti tarih sahnesinden silmeyi amaçlıyorlardı.
Padişahım; o dönemde sana yasakçı diyenler ne şartlar altında görev yaptığını bilmiyorlar mıydı? Aç kurtlar koca Osmanlı'yı bölmek için fırsatlar kollarlarken, seni nasıl yasakçı ilan ederler? Sana yasakçı diyenlere; Bir Osmanlı Gazetesi olan Gayret'i İngiltere tarafından dağıtımının neden yasaklandığını sorsan elbette bilemeyebilirler…
Seni en iyi anlayanlar, neden "İngiltere'yi baş düşman" ilan ettiğini artık gayet iyi biliyorlar…
Dünyanın her yerindeki mazlum milletlerin yardımına koştuğunu bilmiyorlar mı? Doğu Türkistan'a gönderdiğin ay-yıldızlı bayrağın, Kaşgar semalarından seni bugün bile selamlıyor…
Pekin Hamidiye Üniversitesi'nden kaçımızın haberi var?
Şerif Hüseyin "ahh ben ne yaptım, ben ne yaptım…" diye dövünüyor mudur hala Padişahım…
Osmanlı Devleti'nin içinde bulunduğu ekonomik bunalımdan faydalanarak Filistin'i satın almaya çalışan Yahudi Herzl'e verdiğin cevap bütün idarecilerin cebinde bir muska gibi taşıması gereken bir cevap: "Ben bir karış dahi olsa toprak satmam. Zira bu vatan bana değil milletime emanettir. Milletim bu vatanı kanlarıyla mahsuldar kılmışlardır. O, bizden ayrılıp uzaklaşmadan tekrar kanlarımızla örteriz."
Parayla toprak satın alma girişimleri, SENİN kararlı tutumunla sonuçsuz kalınca, "Siyonizmin amaçlarına ulaşabilmesi için Osmanlı'nın dağılmasını beklemeliyiz." "Bir tek plan aklıma geliyor. Sultan'a karşı bir kampanya açmalı, bu iş için de sürgün edilmiş prensler ve Jön Türklerle temas kurmalı." diyen Yahudiler bugün de yanı başımızdalar padişahım. Gözleri yine bizim topraklarımızda…
Japonya'ya gönderdiğin Ertuğrul Gemi'si; Japonlarla bizim aramızda kurulan bir köprü oldu.581 Şehidimize bizle beraber Japonlarda bugün hala ağlıyor Padişahım…
Yaptırdığın binlerce camii yanında, Santa Maria, San Gioacchino in Prati kiliseleri ve daha bir çoklarında hala senin adın yad edilir Padişahım…
Yıldız Arşivi gibi muhteşem bir koleksiyonu yağmalayanlar, biliyorlardı ki, arşivdeki belgeler onların maskelerini düşürecekti… Sanıyorlar ki maskeleri düşmeyecek…
Seni nasıl gösterirseler göstersinler Padişahım; bu millet, senin yaralı askerine ellerinle baston yapıp, bizzat verdiğini, Harem'indeki kadınlarının cephedeki askerler için dikiş diktiklerini, unutmadı ki…
"Ha kendi evlatlarım, ha millet. Farkı yoktur." Sözünüz bile bize, sizin devlet anlayışınızın, millete olan sevginizin özeti gibi…
1919 yılındaki bir gazete şöyle yazıyordu senin ardından: "Sen sukût ettin, sukût etti siper!"
Peygamber Efendimiz (S.A.V) aleyhine Avrupa'da oynanacak tiyatro oyunlarını Yıldız'dan, bütün büyük devletleri karşına alma pahasına nasıl engellediğinizi belki bugün pek çokları bilemez, sizin Resul'e olan sevginizi bizler gayet iyi biliyoruz ve bir kez daha seni rahmetle ve Fatihalarla anıyoruz…
"Kaynak onaltiyildiz.com"

9 Şubat 2013 Cumartesi

Şeytan Ne İster 2


Kaos ortamına devam edersek:
Bi de geleceğin korkusu var o ne; ufo gören masum köylüler…
Önceden bek inanılmazdı emme şimdiki gençler cin gibi olum.Sorsan bi çoğu inanıyodur. O da haklı kendince.Niye, her yerde ufo videoları dolaşıyo.
İnternete ufo yazsan ne çıkar;
Nasa gizli ufo belgelerini açıklıyo...
Nasa’da çalışan Mahmut, ufo sırlarını açıkladı...
Ufolar Çorum’a indi bile diyen var..Linke gerek yok gogıla yaz zibil gibi çıkar.
Bizde de çok var, ufo araştırma merkezi bile var..Gazete,tv ara ara veriyo bunları,sonuç;
"Ufo diye bişe var abi,kesin var.." diyen yeni nesil…
Eee nolcak ki gibilerinden ses duydum. Ben inanıyorum ki; bu ibneler ilerde terörün bi numarası kalmayınca ufo ayağına yine bi korku ortamı oluştururlar, tezgaha devam ederler, biz de yeriz.
Bu iş burda bitmez
    “Görelim mevlam neyler,neylerse güzel eyler”
Arkası yakında....

8 Şubat 2013 Cuma

Şeytan Ne İster?


Meseleye ufaktan giriş yaparkene olaylara zart diye şu açıdan girmek istedim.
Şeytanilerin maksadı tek bir dünya devleti kurmak, bunun sonucu ise çok büyük bir otorite demek, her şeyi kontrol altına alabilme demek. Bunu başarmanın başlıca yollarından
en mantıklısı zihin kontrolü;
Medya, eğitim sistemi ve bize dayattıkları bu yaşayış biçimi onların zihni kontrol etme yöntemidir. Medyayı tamamen ellerinde tutarlar, sizin ne seyretmeniz uygun görülüyorsa onları seyredersiniz. Ünlü yıldızların hayatlarına imrendirilirsiniz, dayattıkları hayat biçimini benimsersiniz. Yüzyıllardır bu zihin kontrolü uygulanmakta bizlere.
            Eğitim sistemini heç demiyom çünkü her şey ortada.Şimdi kime sorsam “abi ben 6 yaşından beri ezber işindeyim aaanadınmı” diye bitirim ayağı yapar.Kendimden pay biçiyom, lan arkadaş şimdiye kadar ne dediyseler eyvallah demişim hiç birine de la bu niye böyle, bunu kim çıkarmış, bu yanlış, belki şu doğrudur filan demedim dedirtmediler.Koyunun hesap devam ettik.Eee ben gibi bir sürü koyun var, bu sürüyü gütmek kolay.
Bir diğer konrol yöntemleri de korku ortamı oluşturmaktır. Zira Ordo ab Chao
("kaostan çıkan düzen" anlamına gelir ve 33. dereceye ulaşabilen masonlara
verilen madalyanın üstünde yazar) felsefesiyle hareketle özellikle terörizmi kullanarak, “siz evinizde güvendesiniz, yiyin-için devlete-düzene güvenin, onlar sizin için en iyisini yapar yiğenim siz bişeye karışmayın” düşüncesini vurgulayarak toplulukları kontrol altında tutabilirler ki tutuyolar zati.Her fırsatta terörü laf arasına sokuyolar.

Devamı yarın...

7 Şubat 2013 Perşembe


   Sevgili gönül dostlarım… Ben Orhan Gencebay…
   Lan neyse şarkıya girmeden konuya giriyim.
   Malumunuz epeydir popüler olan illuminati, masonlar , deccallar, kısaca şeytanlar varya hah işte bu meseleler ortalıkta bölük börçük dolaşıyo diye ben de dedim ki; olum bu işi bi düzene koyum sağdan-soldan kırpıklayım kısa ve öz olsun düzenli olsun, bizim olsun. Bundan mütevellid, uzun soluklu emme göz ve gafa yormadan okunabilecek naçizane bişeler yazmaya karar verdim.
   ALLAH’ ın izniyle yazdıkça buraya koyacam, facebookdan paylaşacam inşallah daha çok kişiye ulaşacaz.
   Bunları bilince ne olacak deme buna cevap vermekten usandım,özetle uyanık olacaz.Müslüman uyanık olur.
   Bu girişten sonra şarkımıza başlayabilirik Arkadaşlar hazır mıyız?…
   Bekleyinnn..